[Fotoğraf: TRT Haber]
CRISPR ile gen düzenleme kolaylaşıyor mu?
Gen düzenleme teknolojilerinden biri olan CRISPR
korkutucu bir alan mı yoksa umut kaynağı mı? Bu günlerde çok konuşulan Block
chain ve CRISPR gen düzenleme teknolojisi hep merak konusu oldu. TRT Haberde
CRISPR teknolojisi ile ilgili yapılan araştırmayı aydınlatıcı bulduğumdan
aşağıda paylaşıyorum:
CRISPR, gen düzenleme teknolojilerinden biri. Diğer
teknolojilere göre ucuz, etkin ve kolay olmasıyla yüzyıla damgasını vurdu.
Geliştirilmesine öncülük eden bilim insanlarına Nobel Kimya Ödülü
kazandırdı. Sadece insanların değil, bitki, hayvan, virüs gibi canlıların da DNA’sını düzenleyebilmenin
yolunu açıyor. Bilim insanları daha ileriye taşıyarak tarım ve endüstriyel
alanlarda da CRISPR’dan faydalanabileceklerini söylüyorlar.
CRISPR bakterilerin savunma mekanizmalarından
öğrenilen bir teknoloji. ‘Genetik makas’ olarak tanımlanıyor. Yani, DNA
zincirlerini kesmeye ve çok hassas bir şekilde yeniden birleştirmeye olanak
sağlıyor. Böylece DNA’yı değiştirebilmenin, yeni özellikler eklemenin yolu
açılıyor. DNA’ya bu derece müdahale edilebilmesi CRISPR’ı tartışmalı bir
teknoloji haline getirse de bu teknoloji yeni tedaviler ve potansiyel kullanım
alanları için umut verici.
Dünyanın çoğu
yerinde olduğu gibi Türkiye’de de farklı laboratuvarlarda ve merkezlerde CRISPR
teknolojisi çalışılıyor. Onlardan biri de Üsküdar Üniversitesi Transgenik Hücre
Teknolojileri Merkezi. Dr. Cihan Taştan merkezin direktörü.
CRISPR teknolojisi ile ilgili sorularımızı kendisine
yöneltiyoruz.
Korkunun temelinde ne var?
Taştan, “CRISPR gen mühendisliği, bizim muhafaza
etmekte en çok önem verdiğimiz bir şeyin değişmesini vaat ediyor. O da bizim
DNA’mız” diye başlıyor.
CRISPR ile genetiği değiştirilmiş bebeklerin dünyaya
gelmesinin, genetiği değiştirilen virüslerin, bakterilerin ortaya
çıkartılmasının toplumda bir korku ortaya çıkarttığını konuşuyoruz.
Ancak bu korkuya rağmen, CRISPR gen mühendisliği
büyük pozitif değişimler vaat eden, sağlık ve yaşam kalitesini artırabilecek
bir teknoloji. Taştan, şu örneği veriyor: “Önümüzdeki
yıllarda örneğin aşı için bir sene beklemek yerine
çok kısa bir süre içerisinde CRISPR aşılarının veya CRISPR ilaçlarının ortaya
çıkabilmesi gibi büyük avantajları bize doğurabilecek.”
Çaresi bulunamayan
hastalıkların çözümü olabilir mi?
Yüzlerce kanser türü ya da genetik hastalık için henüz bir tedavi mümkün değil.
Taştan, CRISPR gen mühendisliğiyle yüzlerce yıldır bulunamayan tedavilerin
basit, kısa ve ucuz bir şekilde geliştirilebileceğini söylüyor.
Türkiye’de neler yapılıyor?
CRISPR tüm dünya için olduğu gibi bizim için de
önemli. Taştan “CRISPR gen mühendisliği
teknolojisi ortaya çıktığından itibaren binlerce patent ve makale yayınlandı.
Biz de kendi merkezimizde, Türkiye'de yerli olarak CRISPR gen mühendisliğini
kullanabileceğimiz platformlar geliştirdik” diyor ve ekliyor:
“Şu ana kadar dört, beş tane farklı patent ürünümüzün içerisine
CRISPR gen mühendisliği ile yerli tedaviler üretmenin yolunu arıyoruz. Bu da
bize dünyadan daha pahalıya alabileceğimiz ilaçları yerli olarak daha ucuz ve
daha spesifik olarak üretebilmemizin imkanı sağlıyor.”
[Fotoğraf: TRT Haber]
Merkezde yapılan çalışmalar
Biz de bazı çalışmalara tanık olma fırsatı
buluyoruz.
Merkezde yapılan çalışmalardan biri ‘CRISPR Vadi’ platformu. Bu platformla
alglerde, bakterilerde, bitkilerde, özellikle kanser ve genetik hastalıklar
özelinde gen mühendisliğini kullanarak genetik tamir ve düzenleme imkânı elde
etmişler.
Biz yapılan
çalışmaları dinlerken, o gün laboratuvara gelemeyen bir araştırmacının uzaktan
bir deneyi başlattığını görüyoruz. Bunu yapmasına imkân veren otonom sistemi
merkezde çalışan üç araştırmacı geliştirmiş. Şölen Doğdu, Çağla Yılmaz ve Fatma
Nur Erkek.
Doğdu ve Yılmaz’a çalışmalarını soruyoruz.
Gördüğümüz cihazın CRISPR’ı robotik bir sistemle gerçekleştirdiğinden
bahsediyorlar. Doğdu, “Yaptığımız bu
projeyle el değmeden sayısız çeşitlilikte canlılar üretilebilir, yapay zeka ile” diyor. Yılmaz ise “Bunu insan eli
değmeden uzaktan erişimle gerçekleştiriyoruz. Bununla beraber zamandan tasarruf
sağlıyoruz” diye anlatıyor.
Adli bilimlerde ‘çığır açması’
hedefleniyor
Taştan’ın bahsettiği diğer çalışma da CRISPY adlı
bir kimliklendirme tekniği. Geliştirdikleri teknik, şu anda kullanılan DNA
analiz yöntemlerine göre karışık DNA örneklerinin olay yerinde
kimliklendirilmesi için daha kolay ve daha uygun maliyetli bir analiz sağlıyor.
Taştan, CRISPR tabanlı adli bilimlerin, “Adli bilimler alanında çığır açacak bir
teknoloji olması hedeflenmektedir” diyor.
Milyarlarca dolarlık bir alan
Taştan, “Bir
teknolojinin dünyada ve Türkiye'de önemli statüsünde olabilmesi için sadece laboratuvarda
üretilmesi veya sadece Nobel kazanıp kazanmaması aslında bir önem teşkil
etmiyor. Bunun insanların yaşamına bir etki edip edememesi söz konusu” diye
anlatıyor.
CRISPR ise insan hayatını yakından etkiliyor. Yakın
zamanda CRISPR gen mühendisliği kullanılarak genetik hastalıkların tedavi
edilmesine 1 milyar dolara yakın bir yatırım söz konusu olmuş. Taştan, CRISPR
gen mühendisliği sistemlerinin gelişmesinin, ülke ekonomisine de katkı
sağlayacağını düşünüyor. (TRT Haber)
Kaynak: TRT Haber
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler