Yazar: Hamza Aslan
Kızılayın Tarihçesi ve Kuruluşu
İlk kuruluş adı Hilal-i
Ahmer olan kızılay’ın kuruluş tarihi 1868dir. Kızılay belirli temel ilkeler
çerçevesinde, muhtaç olan herkese insaniyetçilik, bağımsız, ayrım gözetmeksizin
kamu yararına çalışan yarı gönüllü bir kuruluştur. Kızılay personelinin bütün
çalışanları maaşlı çalışan değildir. Kızılay personelini maaşlı çalışanlar ve
gönüllü çalışanlar olarak ikiye ayırabiliriz.
22 Ağustos 1864 yılında uluslar arası toplantı sonrası
kızılhaç kurulurken, bu anlaşmaya Osmanlı İmparatorluğu 1865 yılında kabul
etmiştir. Daha sonrasında 1867 yılında Dr Abdullah Bey Osmanlı İmparatorluğu
adına pariste yapılan Kızılhaç toplantısına katıldı. Bu toplantı sonucunda
Milletler arası Sıhhi Yardım Komitesine seçildi. Osmanlı İmparatorluğunda
yaralılar için yardım derneği kurma vekaletnamesi alarak yurda dönmesi ile 1868
yılında Askeriyeye yardım cemiyetini
kurdu. Dernek başkanı da Marko Paşa oldu. Bu tarih Kızılay’ın resmi kuruluş
tarihi olarak kabul edilmiştir. Dernek
Marko Paşa başkan genel sekreteri Abdullah Bey olmak üzere dernek için
hazırladıkları tüzüğü incelenmesi için hükümete sundular. Ancak Asker siviller
bizim işimize karışamaz diye itiraz edince onaylanmadı. 1874 yılında Abdullah
Bey’in vefat etmesi dernek faaliyetlerinin ertelenmesine neden oldu.
Hilal-i
Ahmer Cemiyetinin Kuruluşu ve Kızılay Adını Alması
1876 yılında Sırbistan ile Osmanlı İmparatorluğu arasında
arasında çıkan savaşta, yaralı sırp askerlerine kızılhaç’ın yardım edip Osmanlı askerlerine yardım etmemesi sıkıntı
olmuştur. Osmanlı askerlerine yardım etmemesi de Cenevre sözleşmesini imzalayıp
gereklerini yerine getirmemiş olması dır.Avrupanın büyük kısmında faaliyette
olan salib-i Ahmer derneklerinin
yetkilileri, Osmanlının yardımdan faydalanması için İstanbulda bir merkez
oluşturarak bunu diğer devletlere Cenevre aracılığıyla duyurması gerektiğini
bildirdiler. Cemiyetin aktif faaliyete 14 nisan 1877 yılında başlamış olup
resmen kurulmuştur. Başkanlığına da Hacı Arif Bey getirilmiştir. 19 Nisan 1877
yılında yapılan toplantıda alınan kararla cemiyetin adı “Osmanlı Hilal-i Ahmer Cemiyeti” olarak değiştirilmiştir. Bu
cemiyet yeni olmasına rağmen yaptıkları, faaliyetlerle kuruluşunun doğru bir
karar olduğunu Plevne savunması sırasında göstermiştir. Bu savaşta 4-5 bin civarında yaralıya tıbbi
destek sağlanmıştır. Bu savaş sonsunda bir çok kuruluşun faaliyetleri
durdurulmuş, Osmanlı Hilal-i Ahmer cemiyeti de bundan
etkilenerek faaliyetlerini durdurmuştur.
1897 yılında Osmanlı Yunan savaşının başlaması ile
duyulan lüzum üzerine Hilal-i Ahmer
cemiyeti tekrar faaliyetlerine başlamıştır. Cemiyetin 2. Başkanının
aracılığıyla bağış ve yardım toplandı. Bu yardımlarla vapur kiralanarak yaralı
askerler İstanbul’a taşınmıştır. Tedavi ve ilaç takviyesi yapılmıştır. Savaşın
bitimiyle beraber Cemiyetin faaliyetlerine ara verilmiştir. 1. Dünya savaşında
faaliyetlerine tekrar başlamıştır. İşgal günlerinde 16 mart 1920 de derneğin
merkezi basıldı. Derneğin genel sekreteri Adnan Adıvar Ankara’ya geldi yeni
hükümette görev aldı. Adnan Adıvarın eşi Halide hanımda Hilal-i Ahmer hemşiresi
olarak kurtuluş savaşına katıldı. Hilal-i
Ahmer cemiyeti için kurulan temsilcilik aracılığıyla bütün şubeleri
Ankara’ya bağlandı. Hilal-i Ahmer
kurtuluş savaşında bir çok sağlık personeli, ilaç gereçle cephe gerisinde
faydalı olmaya çalışmıştır.
29 kasım 1922 Yılında ismini, bakanlar kurul kararı ile Türkiye Hilal-i Ahmer Cemiyeti olarak
değiştirilmiştir. Kurtuluş savaşının ardından Türk, Yunan nüfus mübadelesini yönetimi bu cemiyetin elinde
olmuştur. Mübadele sırasında bekleyen vatandaşlarımıza sağlık hizmeti vermiştir. Merkezi 1925 yılında
Ankara’ya taşınmıştır.Türkiyede ilk defa hemşireik okulunu açmış olup, Hilal-i
Ahmer ismi 28 Nisan 1935 yılında Türkiye Kızılay Cemiyeti olmuştur. İkinci bir
isim değişikliği de 22 Eylül 1847’de Türkiye
Kızılay Derneği olarak yapılmıştır.
Kızılay’ın
Görevleri ve Çalışmaları Nelerdir?
. Deprem gibi olabilecek doğal afetlerde zarar görenlere
yiyecek, giysi, çadır ve battaniye yardımları yapar.
. Türkiye de kan bağışında en büyük tedarikçi olarak
kurduğu kan bankası ile bu alanda hizmet eder.
. Açtığı aşevleri ile yoksul, fakir ve düşkünlere hizmet
verir.
. Açtığı okullarla hemşire yetiştirirler, ihtiyaç halinde
kolay hizmet için mobil hastaneler kurar.
. Kanunların verdiği yetkiler dahilinde, sorumluluklarını
yerine getirir.
. Savaş sırasında geçici dağlık merkezleri ile sağlık
desteği verir.
. Hükümetin yapacağı iskan çalışmalarında korunmaya
muhtaç olan insanların taşınmalarına yardım eder. Hastaneler açarak sağlık
hizmeti verir.
. Gönüllülük esasına uygun olarak hemşireler, hasta
bakıcılar, radyoloji, laboratuvar ve ihtiyaç duyulan bölümlere eleman
yetiştirmek. Hastanelere, diğer sağlık kurumlarına uygun gayeler için eğitim
merkezleri açar.
. Salgın hastalıklarla mücadelede, çocuk ölümlerine karşı
mücadeleye destek vererek katkıda bulunur.
. Sivil savunma eğitiminin önemi ortadadır. Bu konuda
planlama ile beraber eğitime yardım eder.
. Her türlü
afetlerde yangın, sel ,deprem ve kıtlık durumlarında yardım eder.
. İhtiyaç olacağı düşünülerek
ilk yardım personeli yetiştirir, ihtiyaç durumunda kullanılacak malzeme ve
donanımı hazır bulundurur.
. Düşkün,
fiziksel noksanlığı olan hastalara rehabilitasyon edilmelerine katkıda bulunur.
Araç ve malzeme açısından destek verir.
. Uluslar
arası acil yardım afet, çalışmalarına katılıp, acil yardım malzemesi gönderir.
Kızılay’ın
İlkeleri
. İnsaniyetçilik :Savaş durumunda ırk,
din ayrımı gözetmeksizin yardım eder.İhtiyacı olan bütün insanların yardımına
gider.
. Tarafsızlık:
Kızılay olarak, her türlü şartlarda taraf olmaz. Dini, siyasi, ırksal
tartışmalara karışmaz.
. Ayrım
Gözetmemek: Temel felsefesi insanlara yardım olduğundan insanların
ırk, dil, cinsiyet, siyasi görüş ayrılığına bakmasızın, ayrım yapmadan yardım
eder.
. Bağımsızlık:
Kızılay’ın
faaliyetlerini bağımsız bir şekilde kanunlara uyarak uygular.
. Hayır
kurumu özelliği: Kurulurken zaten yardım üzerine olan
felsefesi, kişilerin yada bir grubun menfaatini gözetmeksizin yardımlarını
yapar. Gönüllülük esasına göre hareket eder .
. Evrensellik:
Aynı amaç, gaye için yola çıkmış yabancı kuruluşlarla aynı haklara sahip olup,
yardım ederken de evrensellik ön plandadır.
. Birlik: Bu
gaye ve amaç için, Türkiyede başka kurum yada kuruluş kurma girişimi yapamaz.
Kızılay bütün bireylere, tüm insanımız açıktır.
Sonuç
Olarak
Ülkemizin dört bir yanında hizmet ve çalışmaları vardır.
17 Ağustos 1999 marmara depreminden sonra Kızılay da kendini geliştirmiştir.
Dünyanın neresinde bir ihtiyaç olsa, ülkemizin dışında yardım elini uzatır. Kan
merkezleri ile kan bağışı faaliyetleri de takdire şayandır.yaptığı çalışmalar
ile kan bağışı konusunda halkımızı bilinçlendirme faaliyetleride çok
faydalıdır. Depremi yaşayanlara kızılayı
sorsak cevabının” Kızılay karagün
dostudur” olacağını biliyoruz.
Kızılay Nedir? Görevleri nelerdir? Başlığımızdaki soruların sanırım
cevabını aldık. Umarım faydalı bir yazı olmuştur.
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler