Türk SİHA’lardan “Mikro cerrahi” Operasyon




Türk SİHA’lardan “Mikro cerrahi” Operasyon


Suriye’de düzenlenen Bahar Kalkanı harekatına çok güçlü katkı sağlayan Türk SİHA’ları açık arazide olduğu kadar meskun mahalde sergilediği performansla askeri başarıya çok güçlü katkı sağladı. Askeri uzmanlar, bu katkıyı deyimi yerindeyse “mikro cerrahi operasyon” olarak tanımlıyorlar. Bahar Kalkanı harekatı sırasında hava sahası kapalı olması nedeniyle Türkiye bu açığı SİHA’larla kapattı. Harekatta SİHA’ların milyon dolarlık hava savunma sistemlerini yok etmesi dudak ısırttı. Türk SİHA’ları tanklardan zırhlı araçlara, çok namlulu roket atarlardan mühimmat depolarına kadar çok sayıda önemli hedefi tam isabetle vurdu.

Milli Savunma Bakanlığı tarafından paylaşılan görüntülerde, Türk SİHA’ların ve üzerinde kullanılan yerli ve milli mühimmatların operasyonel kabiliyeti açısından geldiği nokta önem arzederken, dikkat çeken başka bir ayrıntı ise hedef vurulduğunda sadece hedef imha olurken, yanındaki bina veya yerleşim merkezi zarar görmüyor. Türkiye bunu nasıl başardı? TRT Haber, Savunma Politikası Analisti Turan Oğuz'a bunu sordu: ” Yaşanan süreç bizi dünya genelinde SİHA ve İHA’ları operasyonel anlamda en etkin kullanan iki ülkeden biri yaptı. Hatta en kısa sürede en fazla imha konusunda dünya sıralamasında zirve olmamamız oldukça muhtemel. SİHA’ların sahadan gelen geri beslemelerle sürekli geliştirilip iyileştirilmesi sonucu bunları başarabildik. Eğer yerli ve milli sistemlerimiz olmasaydı, daha açık söylemek gerekirse, platformların tasarım ve üretimleri bize ait olmasaydı bu tür bir gelişim sağlayamazdık. İthal ürünler kullansak bu mümkün olmazdı” dedi. 



Geçmiş yıllarda Türk SİHA’larının bu denli hassas vuruş imkanına sahip olmadığını hatırlatan Oğuz, “Kendi mühimmatlarımızı geliştirmekle kalmadık, bu ürünleri iç güvenlik harekatları döneminden başlamak üzere fiili olarak bulunduğumuz tüm sahalara kullandık. Kullandıkça eksikleri gördük, giderdik, geliştirme ve hatta sonra da mükemmelleştirme evresine geçtik. Bu geliştirme ve mükemmelleştirme sürecinde örneğin güdüm yöntemi de iyileştirildi. Lazer arayıcı başlıkla 8 kilometreye ulaşan mühimmatı opsiyonel olarak INS/GPS desteği ile 14 kilometre menzile kavuşturduk. Menzili artırmakla kalmadık, mühimmatı da hafiflettik. Geçmiş dönemde sadece parçacık tesiri ile etkisini gösteren mühimmat için termobarik patlayıcılı harp başlığı da geliştirdik. 


Bununla yetinmedik. Türkiye’deki teröristin tankı, zırhlı taşıyıcısı yok ama gelecekte yurt dışı operasyonlarda da ihtiyacımız olabilir düşüncesiyle modern reaktif (ERA) zırhlı tankları bile imha edebilecek tandem başlıklı tanksavar harp başlığını da önceden geliştirdik. Tüm bunları alt alta koyunca aslında yıllar içinde sürekli kendini geliştiren canlı bir yapı oluşturulduğunu görüyoruz. Bu canlı yapı bugün gelinen noktada Bahar Kalkanı Harekatında kısa sürede, yüksek hassasiyetle, çok sayıda tankı yok etme imkanı verdi. Yok edilen tank sayısına baktığınızda, bunun orta ölçekli bir ülkenin tüm tank envanterine eşit olduğu görülüyor. İş öyle bir noktaya geldi ki, rejim, açıkta bırakırsak vurulur endişesiyle, en ağır zırhlı araç olan ana muharebe tanklarını dahi binaların altına saklamaya başladı” dedi. 



Milli Savunma Bakanlığının yayınladığı görüntülerde görüldüğü üzere İdlib bölgesinde meskun mahallerin sokaklarında intikal halindeki tankların vurulduğu anlarda 20-30 metre uzaklıktaki canlılara zarar gelmediğini söyleyen Oğuz, “Bu tip operasyonlarda genellikle mini akıllı mühimmat( MAM-L) kullanıyoruz. Etki yarıçapı 20 metre olan bir mühimmat. Bu nedenle meskun mahalde çok işimize yarıyor. İstesek çok güçlü bir mühimmatla, hatta kendi sırımız içinde ateşlediğimiz füzelerle istediğimiz yeri rahatlıkla vururuz. Ancak bizim amacımız o değil. Türkiye sadece terörle, teröristle mücadele eden ve askeri unsurları hedefleyen bir ülke. MAM-L’ler bu noktada çok işimize yarıyor ve cerrahi operasyon titizliğinde hassas operasyonlar yapabilmemizi sağlıyor“ dedi. Gelecekteki savaş uçaklarının da pilotsuz olacağı öngörülürken, Türkiye savunma sanayisinde başlattığı milli teknoloji hamlesiyle, Bahar Kalkanı Operasyonunda nerelere geldiğini tüm dünyaya gösterdi. 

Kaynak: TRT Haber/ Sertaç Aksan             
Sonraki
Önceki Konu
Önceki
Sonraki Konu »