Yazar: Oğuzhan Dilmeç
Eğitimde başarı ile ilgili, ders çalışma programlarının nasıl olması gerektiği derken örnekleri çoğaltabiliriz.Eğitimde amaç nedir? Ne olmalıdır. Bütün bu uğraşın amacı toplumumuza hizmet edecek, insanların ihtiyacı olan sağlık, giyim, yiyecek gibi bir çok sektörde faydalı olacak insan yetiştirmektir. Eğitimde işin esası, gayesi, amaç aslında önce kendisine faydalı, sonra ailesine, milletine, vatanına ve devletine faydalı insanlar yetiştirmek olmalıdır. Milli Eğitimimizin olması gereken ana hedefinin bu olması gerektiğini düşünüyoruz.
Eğitimde başarı ile ilgili, ders çalışma programlarının nasıl olması gerektiği derken örnekleri çoğaltabiliriz.Eğitimde amaç nedir? Ne olmalıdır. Bütün bu uğraşın amacı toplumumuza hizmet edecek, insanların ihtiyacı olan sağlık, giyim, yiyecek gibi bir çok sektörde faydalı olacak insan yetiştirmektir. Eğitimde işin esası, gayesi, amaç aslında önce kendisine faydalı, sonra ailesine, milletine, vatanına ve devletine faydalı insanlar yetiştirmek olmalıdır. Milli Eğitimimizin olması gereken ana hedefinin bu olması gerektiğini düşünüyoruz.
İnsanlık tarihinde geriye doğru gittiğimizde
Allahütealanın seçkin kulları olan peygamberlerinin hayatlarını, peygamberler
tarihini incelediğimizde hepsinin amacının güzel ahlaklı insanlar, iyi aileler,
ahlaki seviyesi yüksek toplumlar yetiştirmek olduğunu görüyoruz.Ecdadımız bunu tarif ederken insan-ı kamil diye ifade ederdi. İnsan- ı kamilden amaçda iyi insan
demektir. Yani bütün amacın iyi insan yetiştirmek
olduğunu müşahade ediyoruz.
Peygamberler tarihine baktığımızda Hazreti Adem’den beri
gelen altı Ülü’l – azim Peygamber, 313 Resul, 124 binden fazla Nebi’nin gelme
amaçları, verdikleri eğitimdeki hedefleri aynı olmuştur.Peygamberlere
gönderilmiş dörd’ü büyük kitap, yüz suhufta
yine aynı şey hedeflenmiş, tek amaç: Dünyada insanların huzur içinde
yaşamaları, ayrıca ahirette ebedi saadete kavuşmaları, bunun için yapılacaklar
yazmaktadır.
Bütün peygamberler ve peygamberlerin varisleri olan islam
alimleri, Evliyayı kiram toplum için, insanlık için, gıda gibi olmuş.
İnsanların ihtiyaç duyduğu, bireyler, aileler, toplumlar oluşturmak için
uğraşmışlardır. Son peygamber olan sevgili peygamberimiz Hazreti Muhammed’in
(s.a.v) yüz elli bin mübarek insan, güzide sahabe, “hayırlı bir ümmet “ o
kadar kısa sürede meydana getirmesi, onlarında muhteşem bir şekilde kırk, elli
yıl gibi bir sürede, kısıtlı imkanlarla Endülüsten (İspanya’dan) Çin’e
kadar olan bir bölgede hakimiyet
sağlanarak oralara medeniyet, fazilet, ahlak, ilim götürmeleri sadece inceleme
konusu olmaya yeterlidir.
İnsanlar tek başlarına yaşayamazlar, bir arada yaşamak
zorundadırlar. Yaratılmışların en şereflisi olan insan, birarada yaşarken sorunsuz,
iyi geçinebilmeleri de önemlidir.
Toplumun huzuru için insanların iyi geçinmesi elzem bir
durumdur. İyi geçinebilmek için iyi
insan olmak şarttır. Bir de
insanları tanımakta önemlidir. Ailenin temeli insan olduğuna göre, iyi insandan iyi aile oluşur. İyi
aileden iyi toplum oluşur. Sağlam ve iyi toplumun getiriside güçlü devlet olur.
Asr-ı
saadetten sonra bunun en güzel numune ve örnekleri insanlara
huzurlu zamanlar yaşatmış islam devletleridir. Emeviler, Abbasiler, karahanlılar, gazneliler, Timuroğulları,
Babürler, Selçuklular, Osmanlılar gibi islam devletlerini örnek
gösterebiliriz.
“ Sizden
öyle bir cemaat bulunmalıdır ki,(onlar herkesi) hayra çağırsınlar. İyiliği
emretsinler, kötülükten vaz geçirmeye çalışsınlar. İşte onlar muradına
erenlerin ta kendileridir” (Al-i İmran
104)
Allahüteala Kur’anı kerimde böyle buyurmuştur. Sonuç olarak Milli eğitimimizin ana hedefleri, eğitimde amaç “İyi insan” ya da
ecdadımızın dediği “insanı kamil”
yetiştirmek olmalıdır.
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler