Yunus Emre Entitüsü Türkçe Yaz Okulu
Yunus Emre Enstitüsü (YYE) tarafından 10’uncusu düzenlenen Türkçe Yaz Okulu Programı ile 48 ülkedeki YYE merkezlerinde Türkçe öğrenen ve program kapsamında Ankara’da bulunan 100 öğrenci, Türkçe öğrenmenin yanında birçok sosyal ve kültürel etkinliğe de katıldılar. Türkçe yaz okulu programına Arnavutluk’un başkenti Tirandaki merkezinden katılan ve Türkiye’de geçirdiği zamanların hayatının en güzel anları olduğunu belirten Ambra Ceka, “ YEE deyince aklıma ev kokusu geliyor. Enstitü sayesinde Türkçe öğrendim, yeni arkadaşlarla tanıştım ve yeni kültürler tanıdım” dedi.
Türkçe yaz okulu programına katılan gençler, bir ay süren bu programda kale, müzik, antik tiyatro, gibi tarihi ve kültürel yerleri gezdiler. Düğün, kına gecesi, gibi Ülkemize ait kültürel etkinliklere katılan gençler programın tadını çıkarıyor. Türkçe Yaz okulu programına Arnavutluktan katılan ve bir yıldır Türkçe öğrenen Ambra Ceka en büyük hayalinin Hacettepe Üniversitesinde tıp okumak olduğunu söyledi. Türkiye’de yeni atasözü ve deyimlerde öğrendiğini ve Türk kültürüne dair her şeyi sevdiğini söyleyen Ceka,” Çünkü bu kültürün arkasında büyük bir hikaye var ve çok ilginç. En çok kına gecesi kültürünü sevdim. Dahası damat gelini almaya gelirken tuzlu kahve içiyor. Bunu çok sevdim, bende eşime tuzlu kahve yapacağım” dedi. İstanbul’un mükemmel olduğunu ve bu şehri gördüğünde içinden “ Ambra, sen bu yere aitsin” dediğini söyledi.
İran’da Türk dili ve Edebiyatı okuyan Saber Moradi de bu program kapsamında Türkiye’ye gelenlerden ve ilk defa geldiğini, Ankara’da yüksek lisansına devam etmek istediğini söylerken bu programada Türkçesini geliştirmek için katıldığını söylüyor. Moradi, “Türkiye’de gördüğüm kültür, İran’dakine çok yakındı. Hatta bir gece kına gecesine gittik. Orada gördüğüm düğün gelenekleri hep İran’la benzerdi hatta buradakiler daha güzeldi. Türkiye’ye gelmek hayalimdi. Yunus Emre deyince beni seven hocalarım ve Türkçe’nin en güzel konuşulduğu yer aklıma geliyor” dedi .
Yunus Emre Enstitüsü Türkçe yaz okulu programına Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp’ten katılan Anta Kofrc kendisininde Boşnak olması dolayısıyla Türk kültürünün ilgisini çektiğini söylerken:” Yaz okulu bana çok şey kattı. Bu sayede farklı ülkelerden, kültürlerden kişilerle tanıştım, Türkçemi daha da ilerlettim, aynı zamanda Türk kültürünü ve tarihini yakından tanıdım. Her şehir kendine özgü. Türk kültürü çok zengin. Amasrayı çok sevdim. Eski evler, sokaklar, insanların misafirperverliği, nadiren bulunan şeyler bunlar. 40’tan fazla ülkeden öğrenci buradayız . Farklı kültürden insanlarla bağ kuruyoruz” dedi.
Yunus Emre Enstitüsünden iki sene önce haberdar olan Sudan’da Türkoloji okuyan Mohamed Elser, “ Bolu’da üç saat kaldık ama hayatımda geçirdiğim en harika üç saatti” dedi. Türkiyenin doğal güzelliklerine hayran olduğunu, Safranbolu’daki tarihi evleri çok sevdiğini söyleyen Elser, Türk insanının sıcak kanlı olması dolayısıyla Türkiye’de daha çok vakit geçirmek istediğini söyledi. Dünya’ya Türk kültürünü tanıtan, tüm dünyaya Türkçe öğreten Yunus Emre Enstitüsü Türkiye’yi yurt dışında en güzel şekilde temsil ederken hizmetlerine devam ediyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler