3 Çocuktan Biri Şişman, Neler Oluyor?

Yazar: Yıldız Eryıldız





Amerikan tipi beslenmeyle beraber çocuklarda şişmanlık, obezite kavramı ile tanışmış olduk. 11. Uluslar arası Çocukluk çağı Obezitesi ve Beslenme kongresinde dünyada çocuklardaki obezite sorunları, aşırı kilolar konuşuldu. Dikkat çeken ve bizim için hiçte hoş olmayan bir durum ortaya çıktı. Ne yazık ki Türkiye çocukluk çağı obezitesinde başı çeken ülkeler arasına dahil oldu. Dünya genelinde 5-19 yaş arasında çocuklar arasında yapılan istatik ve verilere göre 360 milyon çocuğun aşırı kilolu olduğu belirtildi. Bu verilerin devamında Dünya sağlık örgütü, UNİCEF ve Dünya Bankasının Çocuk Malnutrisyonu 2017 raporuna göre 5 yaş altı çocuklarda ise şişmanlık durumu 41 milyon civarındadır. Kongrede çocukların şişmanlık ve obezite sebepleri konuşuldu. Alınacak tedbirlere yer verildi.

Kongrede şişmanlık sebebi olarak enerjisi ve kalorisi yüksek gıdalarla beslenmenin yanı sıra hareketsizlik ve fiziksek aktivite azlığı gösterilmektedir. Tespit edilen bu sorunların ışığında çocuklarda obezitenin önüne geçmek için beslenme eğitiminin okul öncesi başlanması gerektiğine dikkat çekildi. Bu arada Türkiye ile ilgili yapılan araştırma sonuçları paylaşıldı: 6 yaş üzeri her üç çocuktan birisi kilolu ve şişman, her 10 çocuktan birisi şişmanlık sınırını aşmış durumda daha da ilginç olanı Türk çocukları şişmanlık ve obezitede Avrupalı çocukları geçmiş durumda oldukları belirtildi. Bu konudaki uzman görüşleri:”Şişmanlık ve obezitede Almanya veya Rusya bizimle yarışabilir. Çocuk döneminde kilolu olmanın sakıncası, yetişkinlikte olacak olan obezitenin temelleri de atılmış olmanın yanında, büyüklerde görülen kronik hastalıkların çocuklarda da görülmesidir.”

3 çocuktan biri şişman neler oluyor?  Ne yapmak gerekiyor? Beslenme bozukluğu şişmanlığın yanında kısa boy veya diğer bir deyimle bodur denebilecek gelişim bozukluğuna neden olmaktadır. “Yemekte denge eğitim projesi” alanında en iyi uygulama projesi olarak kongrede sunumu yapılmıştır. Kongrede “ Okul temelli beslenme eğitimleri” paylaşımları yapıldı. Amerikan vari fast food beslenme terk edilerek köfte patates yerine sebze ağırlıklı beslenmeye geçilmesi, bununla ilgili çocuklara okul öncesi eğitimde bu bilincin oluşturulması ve aile tarafından desteklenmesinin gerekliliği anlatıldı. 

Kongrede örnek proje olan “yemekte denge projesi”nin mimarı Sabri Ülker Vakfı bu projeyi 7 yıldır uygulamakta, ilk günden itibaren projenin 6 milyon aileye ulaştığını söyleyen Sabri Ülker Vakfı Genel Müdiresi Begüm Mutuş, Proje kapsamında sağlanan geri dönüşlerde olumlu neticeler aldıklarını belirtti. Televizyonda zeytin yağı reklamında da çıkıyor:” Ben zeytin yağlı pırasayı seviyorum, sizce bu normal mi?” diye soruyor. Eğitimin sonucu çocuklar beslenme alışkanlıklarını değiştirerek “pırasa, brokoli, ıspanak yemeyi seviyorum” diyorlar. Sağlıklı ve Dengeli beslenme öncelikle ailede başlamalı, okulda tamamlanması gerektiğini düşünüyorum. Çocuklarımızın hareketsiz kalmasına müsade etmeyelim, onların sevdiği bir spor etkinliğine,takım veya bireysel olarak katılmalarını sağlayalım. Bilgisayarın başındaki hareketsiz yaşam modundan çocuklarımızı çıkaralım. Çocuklarımız  obez olmasın, sağlıklı olsun.          

Sonraki
Önceki Konu
Önceki
Sonraki Konu »