Yazar: Erol yıldız
Türkiye için yükselen döviz, her zaman artan cari açık
hep sıkıntı olmuştur. Cari açığı ve dışa bağımlılığı azaltmak için Türkiye
hükümeti ve diğer kurumlarıyla başlattığı milli ve yerli üretime destek ve
teşvik meyvelerini vermeye başladı. Milli ve yerli üretime önem veren
kurumlardan birisi de Bezmialem Vakıf üniversitesidir. Çünkü Bezmialem
üniversitesi ABD ve Kanada’dan Türk hocaları ülkeye getiren, eğitim ordusuna
kazandırmasıyla dikkat çekiyor.
Tersine
Beyin Göçü
Geçmiş
yıllarda yetişmiş bilim adamlarımıza belki de imkan verilmediğinden mecburen
ABD veya AB’ye ülkelerine beyin göçü oluyordu. Türkiye de ve
üniversitelerimizde başlatılan milli ve yerli rüzgarıyla tersine beyin göçü
başlamıştır. Bezmialem
Vakıf Üniversitesine, Harvard üniversitesinden gelen Dr. Serdar Uysal yerli
endüstriyel enzimi üretmeyi başardı. Bezmialem Vakıf Üniversitesinin Mütevelli
heyet başkanı Ahmet Akça, Yaşam Bilimleri ve Biyoteknoloji Enstitüsünün
açılışında yaptığı konuşmada Yerli enzimin hikayesini anlattı:
”19.
Yüzyılın başlarında III. Selim zamanında
kurulan Beykoz kışlası, bir dönem kolerahane olarak hizmet vermiş
Bahriyeli askerler de bu kışladaydı. Uzun yıllar metruk halde kaldı. 2011
yılında Bezmialem için yer arayışına girdiğimiz sırada, Vakıflar ikinci bölge
müdürlüğümüz bu binayı gösterdi. Büyük şehir belediyesi burayı restore
ettirmiş. Heme n temas kurduk ve burayı vakfımıza temin ettik. Tabii camlar
kırılmış, duvar yıkılmış, şarapçıların mekanı haline gelmiş geçmişte.
Restarasyonu iki yıl sürdü. Tas duvarların içine kimyasal enjekte edildi,
duvarlar toparlandı. Çelik kolonlarda bizim tasarladığımız şekilde yapıldı. Bu
binanın 200 yıllık geçmişi bulunuyor. Gelecek 200 yılda ayakta kalacak bir bina
istedik. Ve bu yapı şimdi, modern tıp araştırmaları kurumu haline geldi.
Hedefimiz şu; burada Bezmialem’in ya da toplumun günlük ihtiyaçlarına
karşılamaktan öte, 50 yıl sonrasının Türkiyesinin ihtiyacı olabilecek bilimsel
işleri yapmak. Yaşam bilimleri ve Biyoteknoloji Enstitüsünün kadrosuna
kazandırılan ilk öğretim üyesi Dr. Serdar Uysal Harvard Üniversitesinden bize
geldi. Bize dedi ki: ‘Ben enzim üretirim!’ Biz restorasyona devam ederken, o
bodrum katta laboratuarını kurdu ve enzim üretti. Türkiye yılda 150 milyon
dolarlık endüstriyel enzim ithalatı yapıyordu. Artık burada üretilmeye başladı.
İçeri de 300 milyon dolarlık da Pazar var. Kanadadan. ABD’den gelen
hocalarımızla bunu başardık. “
100 Kişilik araştırma ekibi ve 10 laboratuvar ile ABD
deki değişik üniversiteleden ve Harvarddan gelen öğretim üyeleri ile tersine
beyin göçü artık başlamıştır. Osmanlı İmparatorluğunda bilim adamlarına verilen
önemi düşünürsek, Türkiye de 2023 hedeflerine odaklanmış bir şekilde, Dr. Serdar
Uysal gibi öğrendiği ilimle vatanına hizmet etmek isteyen vatanseverler sayesinde
hedeflerine emin adımlarla ilerlemektedir.
Endüstriyel
enzim konusunda bilgi veren Dr. Serdar Uysal 30 yıl geriden geldiğimiz
biyoteknolojik ürünleri tersine mühendislik ile ülkeye kazandırılıp ithal edilen
ürünler yerine ikame edilebileceğini belirtti. Aynı zamanda 20 yıl
sonraki teknolojik ürünlerle ilgili temel bilimsel araştırmaların yapılacağını
tabi bunun içinde ciddi bir insan kaynağına ihtiyaç olduğunu bildirmiştir ve
özetle şunları söylemiştir:
”Mikropları
fabrika gibi kullanarak, onlara değerli kimyasallar ürettiriyoruz. Değerli kimyasal
insülin olabilir. Hepatit B olabilir. Yada ekmekte kullanılan amilaz olabilir. Mikrobiyel
sistemler vasıtasıyla üretilen bu ürünler 100 milyar dolar üstünde rakamlara
ulaşan sektörler… Türkiye bunların tamamını şu anda ithal ediyor. Biz duvardaki,
ekmekteki küfleri fabrika haline getiriyoruz. Bu organizmaların içine,
elektronik devre gibi, DNA’dan devre dizayn ediyoruz. Sonra bu DNA’yı da
mikroorganizmanın içine koyuyoruz. Buna emir veriyoruz. ‘Şunu, şu kadar
sıcaklıkta, şu Ph’ta şu karbon ve nitrojenkaynağını kullanarak üret’diye…. Ar-Ge
ile ürettiğimiz enzimden farmasötik ilaçlara kadar, tüm biyoteknolojik
ürünlerin katma değerinin başka endüstri kollarıyla kıyaslanmayacak kadar
yüksek olduğunun bilinmesi gerekir. “
Ülkemizin
2023, 2053 ve 2071 hedeflerine ulaşmak için Dr. Serdar Uysal gibi yurt dışında
yetişmiş, çalışmış ve bilim adamlarımızın tersine beyin göçü ile mümkün olacaktır.
Kaynak:
http://www.turkiyegazetesi.com.tr/ekonomi/558991.aspx
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler