Yazar: Hamza Aslan
“İslamofobi”
Nedir? Kelime anlamı olarak “islam korkusu” demektir. İslam
dinine ve Müslümanlara karşı sürdürülen ön yargı, ayrımcılık ve düşmanlıktan
kaynaklanan : Müslümanlara karşı duyulan kin, ayrımcılık ve düşmanlık besleme
anlamlarını da içerir. Osmanlı İmparatorluğu 22 milyon 344bin 700 km karelik
bir toprağa hükmetmiştir. Dünyanın süper gücü olduğu bu dönemlerde müslümanlar
rahat etmiş, hatta gayrımüslimlerde, bütün insanlık o dönemde rahat
etmişlerdir. Çünkü Osmanlılar herkese adaletle hükmederlerdi. Nerede bir mağdur,
mazlum var ise Osmanlı İmparatorluğundan yardım isterdi. Ecdadımızda bu
isteklerini geri çevirmez yardımlarına koşarlardı.
Dünyadaki mağdurların, mazlumların, haksızlığa
uğramışların, Müslümanların hamisi, koruyucusu Osmanlı Devleti idi. Osmanlı devleti,
uygulanan birçok proje sayesinde yıkıldıktan sonra İslam alemi hercü- merc
olmuştur. Müslümanlar mazlumlar sahipsiz kalmıştır. Yıllarca huzur içinde
yaşayan o topraklarda şimdilerde kan ve göz yaşı var ne yazık ki
İslamofobinin tarihi Endülüs ve haçlı seferlerine kadar
gitmektedir. 1991 yılında Sovyetler
birliği dağıldıktan sonra Avrupa tarafından düşman kabul edilen Marksizm ve
Komünizmin yerini yeni düşman olarak İslam ülkeleri almıştır. Bilinçli
olarak Samuel Hungtington’un “Medeniyetler Çatışması “ makalesinde anlatılanlar gerçeğe
dönüştürülmeye çalışılmıştır.
İslamofobi ve ırkçılık sonucu camilere yapılan saldırılar
11 Eylül 2001’de New Yorktaki ikiz kulelere yapılan
saldırıların maksatlı olduğu, o gün bu iş merkezlerinde çalışan 4000 yahudinin işe gitmemesi, saldırıdan haberleri
olduğunu, bu saldırının uyuyan İslamofobiyi uyandırmak için düzenlendiği
düşüncesini getiriyor. Bu saldırılar sonrası İslamofobi Avrupa’da
trend oldu. İslamiyetle alakası olmayan, bazı merkezler tarafından
kurdurulan El- kaide, DEAŞ ile birlikte İslam dini terörle, şiddetle anılmaya
başlanarak, gerçekte sevgi ve kardeslik dini İslamiyet hedefe
konulmuştur.
Avrupa’da
Trend olan İslamofobi öyle ki dijital oyunlara bile yansımıştır. Birileri Avrupa’da küçücük dimağlara,
çocuklara bile İslam düşmanlığını sanki aşılamaya çalışmaktadır. Dijital
oyunlarda aşağıda verdiğimiz linkte bulunan oyunların içinde İslamofobi aleni
veya subliminal mesaj olarak verilmektedir. Dijital oyunları oynuyorsanız,
linkte verilen bu oyunları oynamayı bırakın, Oynamaya devam ederseniz destek
vermiş olursunuz. Bu linkte olmayan sizin oynadığınız bir oyunda böyle bir
durumla karşılaşırsanız öncelikle aşağıda verdiğimiz linke ekran görüntüsünü
çekerek bildirin ve çevrenizdekileri bilgilendirin. Ancak sizde kendi çapınızda
bu şekilde İslamofobiye karşı mücadele etmiş olursunuz. Sevgi ve kardeşlik dini
olan İslamiyet’e, Müslümanlara karşı yürütülen bu İslamofobi kesinlikle kabul
edilemez.
Avrupa Irkçılık ve Yabancı Düşmanlığı İzleme Merkezinin
(EUMC) “Avrupa birliğinde Müslümanlar:
Ayrımcılık ve İslamofobi” üzerine Avrupa Birliği’ne üye devletlerde yaşayan
Müslümanların durumu hakkında raporu gerçekleri gün yüzüne çıkarmaktadır.
Raporda Avrupada yaşayan Müslümanların çeşitli saldırı ve ayrımcılığa tabi
tutuldukları, bununla mücadele konusunda öneriler getirmektedir.
İslamiyetle
tanışan insanların Müslüman olmasından rahatsız olanların, Avrupa ve Amerikada
kasıtlı olarak tetikledikleri ve yükselttikleri İslamofobinin ve Irkçılığın
arttığı bu günlerde İsveçte sosyal medya üzerinden bir Papazın yazdığı makale
ibretliktir. Bu makale tıklanma rekoru kırmıştır. Bu makaleyi tüm İslamofobisi
olanların mutlaka okuması gereklidir.
İsveç
Kilise Birliği Sol Bölge Başkanı Papaz Stefan Lindquist’in “Müslümanlar ne kadar tehlikeli?”makalesinden alıntı
yapalım:”Bir Müslüman bana taze yumurta getirdi. Bir diğeri hatırımı
sordu. Bir başkasıysa arabam tamirde olduğu için istediğim yere aracıyla bırakmayı
teklif etti. Parası olmayan arkadaşının evine sürekli, her gün yemek götüren
bir Müslüman tanıyorum. Bir İsveçlinin para almadan birine yumurta vereceğine
kesinlikle inanmıyorum. Hangi İsveçli parası olmayan arkadaşının evine
haftalarca hergün yemek götürür. Bilemiyorum biz İsveçliler, gözlerimizi açıp
gerçekleri görmeliyiz. Çok nazik ve cömert Müslüman dostlarımın olduğunu fark
ettim. Çoğunun bir İsveçli de göremediğim kadar güzel kalpleri var. Hiç birinde
nefret hissetmedim. Bence insanlara nasıl davrandığımız çok önemli.
Müslümanlardaki insan sevgisini ve merhameti İsveçlilere göstermek istedim.
Bence Müslümanlara karşı gereksiz bir korku ve endişe duyuluyor”
(https://www.benguturk.com/isvecli-papaz-muslumanlari-anlatti-sosyal-medya-sallandi/)
Osmanlı Devleti dini, ırkı, ne olursa olsun, mazlumların,
mağdurların dünyadaki Müslümanların hamisi idi. İhtiyacı olana yardım ederdi.Allahütealaya
şükürler olsun ki Türkiye Cumhuriyeti Bir müddettir(16 seneden bu yana) toparlanmaya
başlamış, TİKA, KIZILAY, Yunus Emre Enstitüsü, Vakıflarımız(İHH, İHLAS, Aziz
Mahmud-u Hüdayi Vakfı gibi vakıflar) aracılığıyla dünyanın her yerine giderek
mazlumların umudu olmuştur. Gittiğimiz her ülkede gördüğümüz üzere İslam alemi,
dünyadaki mazlumlar ümidini gelişen Türkiyeye bağlamıştır.
Kod ÇeviriciKod Çevirici EmojilerEmojiler